1986 yılında Washington’da kurulan Amerikan şirketi SOG’un adı ve kökenleri, Amerikan Özel Kuvvetleri’nin bir ünitesine (Studies and Observation Group) dayandırılmaktadır.
‘‘Son Nokta-Son Durak-Gaye’’ gibi anlamları barındıran isme sahip Terminus, SOG’un tecrübesini yansıttığı bir gündelik kullanım çakısıdır ve çeşitli versiyonları bulunmaktadır. Versiyonlar arasındaki temel ayrım, kilitsiz ‘‘SJ’’ (Slipjoint, kayar eklemli anlamına gelmektedir. Bu çakılarda mekanik bir kilit bulunmaz.) ve kilitli ‘‘XR’’ (XR, SOG’un kullandığı bir tür eksen ya da çapraz çubuk kilittir.) şeklindedir. Öncelikle hemen hemen tüm dünyada yasaklardan azade kılınabilmesi için 3 inç (76,2 mm) altında ve slipjoint olarak üretilen Terminus, daha sonra XR kilit sistemiyle de donatılan versiyonlara kavuşmuştur.
Başarılı namlu ve sap biçimi, tüm versiyonlarda korunmuştur.
Sırt, üzerinde kavramaya yardımcı sıralı çentikler bulunan başparmak istirahatgâhından sonra, her ikisi de düz olan açılanmalara girmekte ve uç noktasına biraz geriden kavuşmaktadır. Dolayısıyla çakı, teknik olarak, sivri uç (clip point) yapısındadır. Geniş ve işlevsel bir burun kavisi elde edilen çakı; orta hat yakınından (saber) ve düz ağız açımıyla da sağlam kılınmıştır. Mezkûr açılanmalar boyunca inceltilen sırt, saplanabilme kabiliyetini artırmaktadır. Keskin kenarın altındaki minik çentik (choil), kesmeye saplayarak başlamaya hizmet etmektedir.
El anatomisine uygun sap konturları, sağlam ve güvenli bir kavrayış sunmaktadır. Ara parçadaki yuvalarına sap dibinden giren ve uç yukarı olmak üzere yönü değiştirilebilen paslanmaz çelik cep klipsi, çakının derin pozisyonda taşınabilmesini sağlamaktadır. Çakı parçalarının bir araya getirilmesinde cıvatalardan faydalanılmıştır.
İzlediğiniz tümüyle siyah kılınmış versiyon olan SOG Terminus XR G10 - All Black (TM1027-CP), aşağıdaki özellikleri taşımaktadır:
Namlu, neredeyse paslanmaz kategoride yer alan (Yüzde 1,5-1,6 gibi yüksek bir karbon oranı içeren çelik, paslanmazlığa karşı yüzde 11,5-12 gibi bir krom oranıyla korunmaktadır.) ve kendisini ispatlamış bir takım çeliği olan D2 çelikten üretilmiştir. İyi sertlik alan ve tokluğu yeterli D2, kolay körelmemesi ve körelmeye başladığında bile karbür yapısı sayesinde kesmeyi sürdürebilmesiyle, özellikle bushcraft tutkunlarının vazgeçilmezidir. İkinci Dünya Savaşı sırasında ortaya çıkan ve popülerliğini hâlen sürdüren bu çeliği hemen hemen her bıçak firması kullanmaktadır. Çeliğin mikro yapısını etkileyerek çeliğin özelliklerini iyileştiren ‘‘sıfır altı’’ işlem (Cryogenic) de uygulanan namlu, siyah kaplanmıştır. Isıl işlem sonucunda namluya 58-60 HRC sertlik kazandırılmıştır.
Bilyeli rulmanlar kullanılmasıyla pürüzsüz hareket eden namlu, kanatçık (flipper) ya da çift yönlü başparmak çıkıntısı (thumb studs) sayesinde istenen elle ve kolaylıkla açılabilmektedir. Tek elle alternatif açım için kilit düğmesinden yararlanabilir ve neredeyse sürtünmesiz kalan namluyu bir bilek hareketiyle de açıp kapayabilirsiniz.
Çakı açıldığında koruyucu tırnak vazifesi üstlenen zarif kanatçık, ince işlerde işaret parmağı tarafından üstten de kavranabilecek yapıdadır.
Çakı, SOG’un sağlamlığını ve uzun ömürlülüğünü vurguladığı XR kilide sahiptir. İskeletleştirilerek hafifletilen, siyah kılınmış, paslanmaz çelik astarlar; sağlamlığı teminat altına almaktadır. Tam boy sap malzemesi olarak, kaydırmaz niteliği ve sağlamlığıyla bilinen G10 kullanılmıştır. Siyah G10 yüzeyleri, kavramayı iyileştiren, pürüzlü bir dokuya sahiptir.
Siyah ara parça, sentetik malzemeden imal edilerek hafifliğe katkıda bulunulmuştur. Cıvataları, kilit düğmesini, cep klipsini ve başparmak çıkıntılarını kapsayan donanım siyah kılınmış ve taşlanmıştır (stonewashed).
Kendisini üstün kılan pek çok özellikle donatılan bu sağlam çakı, paslanmaz çelik cep klipsi (Uç Yukarı/Sol-Sağ) sayesinde kolaylıkla taşınabilmektedir.